22 Mart 2014 Cumartesi

OSMAN GAZİ'NİN ORHAN GAZİ'YE VASİYYETNÂMESİ

 
OSMAN GAZİ'NİN ORHAN GAZİ'YE VASİYYETNÂMESİ

Âkıbet-i kâr budur herkese, Bâd-i fenâ pîr ve civâna ese,

Azm-i beka eylersem ben bu dem, ikbâl ile ol muhterem!

Çünki, senin gibi halef koymuşam, Rıhlet edersem bu cihândan ne gam.

Lîk vasıyyet ederim gûş kıl! Gayrı gam-ı denî ferâmûş kıl!

Ey sâhib-i ikbâl-ü câh! İtmeyesin cânib-i zulme nigâh!

Adl ile bu âlemi âbâd kıl! Resm-i cihâd ile beni şâd kıl!

Râh-ı cihâd içre edip ictihâd, Memleketde kıl adl-ü dâd!

Eyle ri’âyet ulemâya temâm. Tâ-ki bula, Şerî’at nizam!

Her nerede işidesin ehl-i ilm. Göster ona rağbet-ü hilm!

Asker ve mal ile gurûr eyleme! İlm ehlini dûr eyleme!

Şer’dir mâye-i şâhî ve bes! Şer’a muhâlif işe etme heves!

Matlabımız dîn-i Hudâdır! Mesleğimiz râh-i Hudâdır!

Yoksa, kuru mihnet ve gavga değil, Şâh-ı cihân olmağı da’vâ değil!

Nusrat-i din maksad bana. Bu maksadıma kasd yaraşır sana!

Âleme in’âmını âm et! Memleket emrini temâm idegör!

Şâh ki, ihsân ile bî-gânedir, Saltanat ismi ona efsânedir!

Hıfz-ı ri’âyaya çalış rûz-ü şeb! Karîn ola sana lutf-i Rab!
Vasiyetnâmenin özü şöyledir:
"Allahû Tealâ'nın emirlerine muhalif bir iş eylemeyesin! Bilmediğini şeriat ulemâsından sorup anlayasın. İyice bilmeyince bir işe başlamayasın. Sana itaat edenleri hoş tutasın! Askerine in'âmı, ihsanı eksik etmeyesin ki; insan ihsanın kulcağızıdır. Zalim olma! Âlemi adaletle şenlendir ve Allah için cihadı terk etmeyerek beni şâd et! Ulemâya riayet eyle ki, şeriat işleri nizam bulsun! Nerede bir ilim ehli duyarsan, ona rağbet, ikbal ve hilm göster! Askerine ve malına gurur getirip şeriat ehlinden uzaklaşma. Bizim mesleğimiz Allah yoludur. Ve maksadımız Allah'ın dînini yaymaktır. Yoksa, kuru kavga ve cihangirlik davası değildir. Sana da bunlar yaraşır. Daima herkese ihsanda bulun! Memleket işlerini noksansız gör! Hepinizi Allahû Tealâ'ya emanet ediyorum!"Hoca Sadettin Efendi / Tacü't-Tevarih

10 Mart 2014 Pazartesi

Tebriz’li Şems’ten 10 altın iş kuralı


Tebriz’li Şems’ten 10 altın iş kuralı
1. Etkin iletişim kur
Şu dünyadaki çatışma, önyargı ve husumetlerin çoğu, dilden kaynaklanır. Sen sen ol, kelimelere fazla takılma. Aşk konusunda dil zaten hükmünü yitirir. Aşık dilsiz olur.
2. Sabırlı ol
Sabretmek, öylece durup beklemek değil, ileri görüşlü olmak demektir. Sabır nedir? Dikene bakıp gülü, geceye bakıp gündüzü tahayyül edebilmektir. Allah aşıkları, sabrı gülbeşeker gibi tatlı tatlı emer, hazmeder. Ve bilirler ki, gökteki ayın hilalden dolunaya varması için zaman gerekir.
3. Değişim istiyorsan, zor olacağını baştan kabul et
Ebe bilir ki sancı çekilmeden doğum olmaz, ana rahminden bebeğe yol açılmaz. Senden yepyeni ve taptaze bir sen zuhur edebilmesi için zorluklara, sancılara hazır olman gerekir. Şems, On dördüncü Kural: Hakk’ın karşına çıkardığı değişimlere direnmek yerine, teslim ol. Bırak hayat sana rağmen değil, seninle beraber aksın. Düzenim bozulur, hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme. Nereden biliyorsun, hayatın altının üstünden daha iyi olmayacağını?
4. Harekete geç
Yolun ucunun nereye varacağını düşünmek, beyhude bir çabadan ibarettir. Sen sadece atacağın ilk adımı düşünmekle yükümlüsün. Gerisi zaten kendiliğinden gelir.
5. Farklılıkları anla ve saygı göster
Hepimiz farklı sıfatlarla sıfatlandırıldık. Şayet Allah herkesin tıpatıp aynı olmasını isteseydi, hiç şüphesiz öyle yapardı. Farklılıklara saygı göstermemek, kendi doğrularını başkalarına dayatmaya kalkmak, Hakk’ın mukaddes nizamına saygısızlık etmektir.
6. Düşünce ve eylemde aşırılığa kaçma
Yaşadığımız hayat, elimize tutuşturulmuş rengarenk ve emanet bir oyuncaktan ibaret. Kimisi, oyuncağı o kadar ciddiye alır ki ağlar, perişan olur onun için. Kimisi, eline alır almaz şöyle bir kurcalar oyuncağı, kırar ve atar. Ya aşırı kıymet verir ya kıymet bilmeyiz. Aşırılıklardan uzak dur. Sufi ne ifrattadır ne tefritte. Sufi daima orta yerde…
7. Yalnızca yaşadığın anın önemli olduğunu unutma
Geçmiş, zihinlerimizi kaplayan bir sis bulutundan ibaret. Gelecek ise başlı başına bir hayal perdesi. Ne geleceğimizi bilebilir ne geçmişimizi değiştirebiliriz. Sufi, daima şu anın hakikatini yaşar.
8. Bireyselliğini önemse
Kader, hayatımızın önceden çizilmiş olması demek değildir. Bu sebepten, “Ne yapalım, kaderimiz böyle” deyip boyun bükmek, cehalet göstergesidir. Kader yolun tamamını değil, sadece yol ayrımlarını verir. Güzergah bellidir ama tüm dönemeç ve sapaklar yolcuya aittir. Öyleyse ne hayatının hakimisin ne de hayat karşısında çaresizsin.
9. Asla vazgeçme, kendini yenile
“Yaşadığım hayatı değiştirmeye, kendimi dönüştürmeye hazır mıyım?” diye sormak için hiçbir zaman geç değil. Kaç yaşında olursak olalım, başımızdan ne geçmiş olursa olsun, tamamen yenilenmek mümkün. Tek bir gün bile öncekinin tıpatıp tekrarıysa, yazık! Her an, her nefeste yenilenmeli. Yepyeni bir yaşama doğmak için ölmeden önce ölmeli.
10. Bütünü gör ve kendini muhteşem akışa bırak
Noktalar sürekli değişse de bütün aynıdır. Bu dünyadan giden her hırsız için bir hırsız daha doğar. Ölen her dürüst insanın yerini bir dürüst insan alır. Hem bütün hiçbir zaman bozulmaz. Her şey yerli yerinde kalır, merkezinde… Hem de bir günden bir güne hiçbir şey aynı olmaz. Ölen her sufi için bir sufi daha doğar.
Kaynak: Beyin Gücü Dergisi


Şeriat

Yusuf Kaplan 12 Kas 2021, Cuma İslâm antropolojisinin kaynağı olarak din ve şeriat ya da pınar, ırmak ve umman Önce şu: Türkiye’de, “ş...